1- Bu sitedeki konular benim saham değildir. Fakat sahası olanların sahasıdır. Sahası olanlardan kopyala yapıştır yaptık.
2- Ayrıca benim her hangi bir işin/ yeniliğin/ teknolojinin ticaretini yapmadığım gibi, reklamını da yapmadığımın bilinmesini istiyorum. Bu böyle biline. Örneğin reklamını yaptığım şeker otu fidesini, ben de ücretle alıyorum.
3- Bilmek önemlidir. Ancak bilginin -Kim söyledi? Söyleyen kendi sahasında güvenilir, ilgili ve yetkili kaynak mıdır? Koyduğumuz bilgi hangi yazılı ve görüntülü medyada geçtiğini yani- kaynağını bilmek daha önemlidir. Dolayısıyla en azından bize göre- kaynağı verilmeyen bilgi, bilgi sayılmaz. Sahası/uzmanı olanlar hariç, bilgi olarak kullanılamaz. Dolayısıyla bilgi önemlidir fakat kimin söylediği ve nerede yazılı olduğunu bilmek, çok daha önemlidir.
4- Zaten bilim adamlarımız, bilgi ve araştırmalarını web sayfalarında ortaya koymaktadırlar. Bizim en önemli kaynağımız üniversite hocalarımızın web sayfalarında yayımladıkları bilgi ve araştırmalardır.
5- Tenkitler (eleştiriler) belgelendirilmiş olursa, önemli bir kaynağımızdır. Bizim yazdığımızın aksini, daha güçlü bir şekilde ortaya koyan olursa, ben o tarafa geçerim. Çünkü başka bir şekilde gelişme olamaz. Yani önce tez, sonra antitez, daha sonra sentez. Fikir ve düşüncelerden, belge ve kanıtlardan korkmak olmaz. Allah (C.C) Diyor ki:
“Onlar, müminler her kesi dinler ve sözlerin en doğrusuna uyarlar. İşte onlar Allah’ ın kendilerini doğru olana ulaştırdığı kimselerdir. Zümer Suresi /18”. Bu yüce sözün olmazı var mıdır?